Ana içeriğe atla

Dead to Me || Dizi Yorumu

Konu: Jen kocasını bir trafik kazasında kaybettikten sonra bir yas grubuna katılır. Orada nişanlısını kaybetmiş Judy ile tanışır ve olaylar böylelikle gelişmeye başlar.
Yorumum: Çok güzel bir diziydi. Senaristler gerilim ve suçu komediyle çok güzel harmanlamışlar. Her zaman diken üstünde değilsiniz ki bu benim için çok iyi çünkü aksi hali beni bir süre sonra dizi ya da filmden soğutan bir etken. Ama Dead to Me’yi izlerken aynı anda hem ağladığım hem güldüğüm zamanlar oldu. Judy’ye aynı Jen’in yaptığı gibi çok kızdım, neden bir kez olsun çeneni kapalı tutamıyorsun diye düşündüm ama Judy olmadan bu dizinin keyfi olmazdı. Diziye asıl enerjiyi katan Judy’di. O açıdan Judy ve Jen birbirlerini dengeliyorlardı çünkü birisi çok canayakın iken birisi insanlara karşı çok soğuk ve mesafeliydi. Hem Judy hem Jen çok zor şeyler yaşadı ama Judy hep bardağın dolu tarafından baktığı için aslında psikolojik olarak daha iyi bir şekilde bu işin altından kalktı diyebiliriz ki onun da patlama noktası vardı son sezonun sondan önceki bölümünde resmen gözyaşlarına boğuldum. Çok içten bir sahneydi. Jen ise kendi içinde psikolojik ve öfke sorunları olan bir karakter ve kendi yaşadığı ve yaptığı olaylar bu haline pek de yardımcı olmuyor maalesef. Ama Jen ile Judy’nin arkadaşlıkları bu kadar pisliğin içinden çıkmış en güzel şeydi diyebilirim. Onca şey yaşamalarına rağmen ve aslında arkadaş olmamaları gerekirken bu kadar birbirlerine sıkı sıkı bağlı kalmaları ve kopmak isteseler de kopamamaları... dizinin en güzel kısmıydı. Steve karakterine hiçbir zaman o kadar alışamadım ama Ben -2.sezonda geliyor- ona nazaran çok daha iyiydi. Charlie ve Henry de çok tatlılardı ama Charlie’nin sevgilisi için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. SPOILER Nick’i başta çok sevmiştim ama Judy ondan ayrıldıktan sonraki davranışları çok abartıydı. Kız ondan nazik bir şekilde ayrılmıştı bence kendi içinde olayı çok büyüttü. SPOILER BİTTİ 

Dedektif Perez ise bütün dizi boyunca kıl olduğum ama son bölümde tek bir hamlesiyle ona karşı buzlarımı eriten bir karakterdi. Bu dizide Jen’den daha soğuk bir karakter varsa o da Dedektif Perez’dir. 

Genel olarak diziyi çok beğendim ve umarım EN KISA ZAMANDA yeni sezon gelir çünkü son bölümde işler iyice boka sardı :/ Sizlere olabildiğince olayları anlatmadan daha çok karakter analizi üstünden giderek anlatmak istedim diziyi (izlemek isterseniz diye) Eğer çok gerilim, suç tarzı dizileri sevmiyorsanız bence bu dizi sizin için iyi bir başlangıç olabilir çünkü ben de çok korku ya da suç temalı diziler izlemiyorum ama bu diziye bayıldım. Kesinlikle bir şans tanımalısınız❤️

Ad: Dead to Me 
Nerede bulabilirim?: Netflix, dizilab
Yayın Tarihi: 2020
Sezon Sayısı: 2
Bölüm Sayısı: 20
Bölüm Süresi: ortalama 30 dk

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Piyanist || Film Yorumu

Selam canlar! Hayat nasıl gidiyor? Bana her gün sanki aynı günü yaşıyormuşum gibi geliyor. Aynı tek bir tarihte sıkışıp kalmışım gibi. Şu an tatilde olduğumdan dolayı bol bol film izleyip kitap okuyarak vaktimi değerlendirmeye çalışıyorum. Bu ayın sonuna doğru okulum tekrar açılacak ve 2.dönemi daha sıkı tutmam gerek. O yüzden hem kitap hem de film listemi olabildiğince bitirmeye çalışıyorum. Kısa bir hayat güncellemesinden sonra yoruma geçelim :) Bundan birkaç gün önce uzun zamandır aklımda olan ve kime sorsam eğer izlediyse bin bir türlü övgüyle bahsettiği bir filmi izledim: Piyanist. Konusu 2.Dünya Savaşı'nda Polonyada bir piyanisti ve ailesinin Yahudi olmalarından dolayı Almanlar tarafından sürgüne gönderilmelerini, psikolojik ya da fiziksel işkenceye tutulmalarını ele alıyor. Filmi izlerken sandalyemin ucunda oturdum resmen. 2 saat boyunca diken üstünde gibiydim. Etkilendiğim, gözyaşlarımı tutamadığım birçok sahne oldu. Detay vermeyeceğim spoiler olmasın diye :D ama

Kadın Kokusu || Film Yorumu

Vee yepyeni bir film yorumuyla karşınızdayım! Bu seferki Al Pacino'lu. Al Pacino'yu muhtemelen herkes The Godfather filminden tanıyordur ama bugün kendisine en iyi oyuncu Oscar'ını kazandıran Kadın Kokusu orijinal adıyla Scent of a Woman filminin yorumunu okuyacaksınız umarım beğenirsiniz <3 Konu: Şükran günü tatilinde biraz para kazanmayı uman yoksul bir özel okul öğrencisi, kör ve huysuz bir emekli albaya bakıcılık yapmayı kabul eder. Yorumum: Aslında bu filmi ilk izleyişim youtube'da filmden bir kesitti. Ben de neden bu filme şans vermiyorum diye düşündüm. Başları bana çok yavaş ve sıkıcı geldi, konu acaba nereye bağlancak diye bekledim hatta filme birkaç gün ara bile verdim :D Sonra 'Hadi Duru, Al Pacino oynuyor onun hatrına devam et,' dedim kendi kendime ama film sonra bir anda su gibi

Queen's Gambit || Dizi Yorumu

Herkese selam! Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Çıktığından beri çok sevilen ve bundan birkaç hafta önce Amerika'nın Oscar ödüllerinden sonra en fazla rağbet görülen ödül töreni olan Golden Globe'da ödül üstüne ödül alan bir diziyle geldim: Queen's Gambit. 9 yaşındayken yetimhaneye gönderilen Beth, orda bir hademe ile arkadaş olur. Satranca karşı büyük bir yeteneğinin ve ilgisinin olduğunu keşfeden hademe, onu bazı arkadaşlarıyla tanıştırır. Onlar da bu kızın satrançta olağanüstü bir yeteneğinin olduğunu görünce onu lisedeki satranç klubündeki çocuklarla oynaması için çağırırlar. Günlerden bir gün, bir aile Beth'i evlat edinir. Yeni hayatına alışmaya çalışan Beth, gittiği bir markette satranç dergisi görür ve onu gizlice alır. Satranç turnuvalarının düzenlendiğini öğrenir ve bu turnuvalara katılmaya başlar. Önce kendi kasabasında yarışmaya başlayan Beth, gittikçe hem Amerika'da hem de dünya çapında bilinir bir satranç oyuncusu haline gelir. İşinde en iyileri